HİNDİSTANLI MÜSLÜMANLAR İÇİN SON YAKIN

2002 yılında Gujarat'taki Müslüman karşıtı eylemlerden yirmi yıl sonra, Hindutva aşırı milliyetçilerinin bütün bir kuşağı, Müslümanları ortadan kaldırmanın hayatlarını iyileştireceğine her zamankinden daha fazla ikna olmuş durumdalar.

Ramazan ayının ilk haftasında Rajasthan'ın Karauli kasabasındaki Hintli Müslümanlar, safran eşarplarına sarılı motosikletli yüzlerce Hindu mahallelerine geldiğinde kendi işleriyle ilgileniyorlardı.

Müslümanlar korku ve panik içinde izlerken, olay gürültülü ve tehditkâr bir hal aldı.

Bu olay ve Hindistan'ı bir Hindu Ulusu haline getirmekle suçlanan paramiliter bir Hindu üstünlükçü örgüt olan RSS tarafından provokatif bir miting düzenlendiğinde, Müslümanların başvurabileceği hiç kimseleri yoktu.


Rastriya Swayamsevak Sangh

Motorlu grup sadece Müslüman’ları küçük düşürmek ve inandıkları Hindu üstünlüğünü göstermek için gelmişlerdi. Nitekim bu amaçlarını gerçekleştirdiklerine inanmadan da mahalleyi terk etmeyeceklerdi.

Daha sonra ne olduğu ise hala bir muamma. Fakat anlaşıldığı üzere mahalledeki bazı Müslüman gençler olayı kendileri halletmek istemiş ve yerden kaptıkları taşları motorculara fırlatmışlar. Bunun üzerine çıkan arbedede ise ev ve iş yerleri ateşe verilmiş ve mahalle yanmaya başlamış.


Hindutva bayrağı camiye asılıyor

Polis, her zamanki gibi, kalabalığın arasında sakince bütün bu olanları seyrederken, sonunda olaya müdahale etmeye karar verdi. Müslüman sakinleri ve motorcu provokatörlerden birkaçını tutukladılar. Çok geçmeden Hinduların tanrıları Ram'ın doğumunu barışçıl bir şekilde kutlarken Müslümanların onlara saldırdıklarını gösteren videolar sosyal medyada dolaşmaya başladı.

Uluslararası medya, olayları Hindular ve Müslümanlar arasındaki "çatışmalar" olarak nitelendirdi. Bu arada, Hindulara komşuları Müslümanları boykot etmeleri talimatı da verildi.

“Modi nefrete karşı koymaya cesaret etmenin kefaretini şimdi Gujarat'tan tüm Hindistan'a yayıyor.”

Ram Navami olarak bilinen tanrı Ram'ın doğum gününü kutlama kisvesi altında, bazıları sopa ve kılıç taşıyan binlerce Hindu milliyetçisi ve aşırı sağcılar, Müslüman mahallelerini ziyaret ederek nefret mesajları yayıyor ve Müslümanları kendileri için ayağa kalkmaya zorluyorlar.

Bu ziyaretler herhangi bir itiş kakışla sonuçlandığında ise devlet muazzam bir gaddarlıkla cevap veriyor. Hindistan'ın ikinci büyük kenti Madya Pradhesh'in Khargone semtinde, 10 Nisan'da benzer bir provokasyon eyleminin ardından çoğunluğu Müslümanlara ait en az 16 ev ve 29 dükkân yıkıldı.


Khargone'de Hindutva çetesi tarafından yakılan Müslüman evlerinden Salma Bi’nin evi. Fotoğraf: Meer Faysal/Maktoob

"Narendra Modi'nin 2014'te yönetimi devralmasından bu yana, Müslümanlar Hindistan'ın tüm hastalıkları için koltuk değneği olarak kullanıldı"

Hintli yetkililer, yıkılan yapıların yasadışı olduğunu savundu. Ancak, All India Majlis-e-Ittehadul Muslimeen partisinin (AIMIM) başkanı Asaduddin Owaisi'nin bir basın toplantısında belirttiği gibi, evler yasadışı olsa bile yine de izlenmesi gereken bir süreç vardı. Owaisi, bunun toplu bir cezalandırma eylemi olduğunu belirtti.

Bir grup Hindu keşişin Müslümanlara karşı yapılacak olan soykırımda tüm Hinduların silahlanması gerektiği açıklamaları ve Müslüman azınlığa karşı toplu öldürmeler için yapılan çağrılar artık Hindistan’da rutin bir şey haline geldi.


Keşişler tarafından silahlanıp Müslüman öldürme için yapılan çağrı.

Açık olmak gerekirse, bu olayların hiçbiri ulusal hükümetten herhangi bir kınama veya öfke belirtisi alamadı ve Müslümanlara karşı şiddet çağrılarının devletin amaçlarına ne ayrı ne de aykırı olduğunu bir kez daha gösterdi.

Bütün bunlar Hindu sağının, Hindu çoğunluğu için bir devlet inşa etmeye yönelik sosyal ve ekonomik ortamı "Hindulaştırma" projesinin bir parçasılar.

Sorumluluk Reddi: Burada ifade edilen görüşler orijinal yazarlara aittir ve 12ummah.com'un yönetimi, komitesi, bağışçıları veya diğer ortakları tarafından temsil edilmesi, yansıtılması ya da onaylanması gerekmemektedir.

Kaynak: Middle East Eye

عربي    |    English